Reklam
Bugun...
Reklam
Advert
Kandırılmaya Dolandırılmaya Doyamadık Gitti


Yüksel Şahin Karşı Pencere
unyevizyon@hotmail.com
 
 

        Hatırlayın… Bu ülke, “Usta sen asla yaş tahtaya basmazsın!” sloganları ile 1980’lerde bankerler yolsuzluğunu yaşadı.
      Yurtdışında işçi olarak çalışan mütedeyyin inançlı vatandaşlarımızın dini duyguları suiistimal edilerek toplanan paralarla kurulan Konya merkezli Kombassan; 
      Yine Konya merkezli Endüstri Holding;     
      Yozgat merkezli YİMPAŞ;
      İhlas Holding tarafından, yattığın yerden emeksiz, bire yirmi, bire otuz kâr payı vaadi ve iç edilen milyarlarca doları, yurtdışı birikimleri çalınan mağdurları hatırlayın…
      Ve Jet Fadıl…
      Bu da ayrı bir yetenek olsa gerek; beş kez ya beş kez! 
      Artık ne diyorsa, onca şaibesine ve yolsuzluk konusundaki tanınırlığına rağmen her seferinde dini kullanarak başlattığı yolsuzluk sürecinde beş kez aynı yöntemle topladığı ve uçurduğu paraları ve mağdurları hatırlayın…
     Yüksek faiz vaadi ile mudilerden para toplayan ve daha sonra içi sahipleri tarafından boşaltılan özel bankaları da hatırlayın…
      İçlerinde kendi gazetesi aracılığı ile “Battı, batıyor!” türünden spekülasyonlar yayan bankaları;  alacağı binlerce lira faizden vazgeçerek anaparasını kurtarma peşine düşen binlerce mudiyi hatırlayın… 
     İlginç olan, yıllar geçse dahi kandıran da kandırılan da genel olarak faizden öcü gibi korkan mütedeyyin inançlı insanlar; kandırma yöntem keza aynı insanların dini hassasiyetleri…   
     Teşbihte hata olmaz derler, tecrübe, “Yenilen kazıkların bileşkesidir!” de, demek yeterli olmamış ve halâ ders almamışız ki, sene 2018 ve şimdi de Çiftlik Bank…
     *
     Adam İmam-Hatip Lisesi mezunu…
     Bulaşıkçılıkla başlamış çalışma hayatına; bir ara çıplak gösteren gözlük bile pazarlamış; bir nevi illüzyon yani…
     İki sefer şirket kurma teşebbüsü de hüsranla bitmiş!
     Finans ve banka konusunda zerre eğitimi yok ama en son kurduğu şirket “Çiftlik Bank”…
     Kabul etmeliyiz ki, bilgisayar yazılımı tek kelime ile kusursuz sanal bir bankası var fakat yazılım konusunda yine zerre eğitim yok.
     Kim ya da kimler kurguladıysa bu yazılımın arkasında kimlerin olduğu muamma…
     Nasıl kurduğu, kimler önayak olduğu muamma…
     Zira kurduğun özel bir banka, tabela asmak istesen bile işin başında isim hakkı olarak 40-50 milyon dolar lazım bakıyorsun öyle bir para yatırılmamış. Türkçesi daha işin başında pörsürdür gereği izin verilmemesi gerekiyor yani…
     Geçtim; özel bir banka kurmak için ilk tahlilde bizzat sermaye olarak kemiksiz 300 milyon lira bir kıyıda olduğunu resmen belgelemek zorundasın.
     Özetle, deneyin; arkanıza İktidar’ı almazsanız cebinizde 700 milyon lira olmadan, değil özel banka kurmak tabelasını dahi asamazsınız.
     Ama oldu; peki, sonraki süreçte BDDK neden itiraz etmedi?
     Hadi BDDK atladı, peki, SPK -Sermaye Piyasası Kurulu- neden itiraz etmedi?
     Hadi o da görmedi, Mali Polis ne iş yapar?
     O da görmedi diyelim, iki sefer şirket kurmuş ve sonu hüsranla bitmiş birinin illaki vergi dairesi ile ilişkili ödenmemiş vergi anlamında bir pürüzü mutlaka vardır, o süreç nasıl aşılmış o da muamma…
     Altı-üstü lise mezunu, nasıl bir illüzyon anlamadım, bir şirket kurulurken çevresinde kimlerin olabileceklerini düşünün, o çevresindekilere ekstra ne demiş olabilir merak ediyorum?
     *
     Açılışı ise ayrı bir komedi konusu; bildiğin sanal faiz şirketine fabrika muamelesi yapılarak   
İktidar erkânı eşliğinde ilahiler, Kuran okunarak, dualarla, “Hayırlı olsun!”  temennileri ile sözde 35 bin hayvan kapasiteli entegre tesisin açılışı yapıldı.
    İktidar’ın bir yetkilisi çıktı, “Bize neler söylediler neler! Bakın nerelere geldik? Rabbimize hamd olsun; şükür…” dedi.
     Bir de 211 milyon teşvik verdiler iyi mi?
     Faizden çok yakınan İktidarımızın bir sanal faiz şirketinin açılışına da yolsuzluğuna da vesile olmasının hikâyesi bu…
     *
     Kandırılan yaklaşık seksen bin kişinin ortak özelliği, kendini tüm zahmetlerden soyutlayıp geçimini bir üçkâğıtçının himmetine bağlayarak, bire yirmi kâr karşılığı emeksiz kazanç peşinde koşan;
     Yan gelip yatarak, zekâsı(!), üretmeden, emeksiz avantadan kazanmaya programlı asalaklar!
     Resmen sanal faiz sistemi…
     Araç yine mütedeyyin insanlarımızın dini duyguları…
     Yine araştırın hepsi faizden öcü gibi korktuğunu söyleyecektir.
     Ama ne hikmetse 1’re 20 kâr nasıl olacaksa artık, sorgulamadan giriyorsun bankaya, tıklayıp para yatırıyor inek alıyorsun; arada yine para verip yemliyorsun inekleri!
     Yine bankaya girip, tıklayıp para yatırıyor koyun alıyorsun yine arada para verip yemliyorsun koyunları!
      Giriyorsun bankaya, tıklıyorsun yumurta alıyorsun, sucuk alıyorsun onlar satıldıkça para kazanıyorsun! 
     Sonraki süreçte etleri, sütleri, derileri satıldı satıştan para kazanıyorsun!
     Yapılan hayvansal ürünlerin satışından para kazanıyorsun!
     Bildiğin bilgisayar oyunu, yatırıyorsun, kazanıyorsun!
     Arada kâr payı altında inekleri, koyunları yemleyenleri ufak ufak yemliyorlar ki, çark dönerken arasına şüphe takılmasın!
     Yattığın yerden ufak da olsa yemlenmek güzel, önceki banka borçlarını kapatıp daha büyük meblağlarla borçlanıp inekleri, koyunları yeniden yeniden yemliyorsun!
     Bu arada “Çiftlik Bank” reklâmları çıkıyor ekrana, market reyonlarında, “Helâl domates” reklamları var; insan ister-istemez soruyor, “Lan ne yediriyorsunuz bu domateslere!?”
     Yine inek, koyun yemleyenlere “Çiftlik Bank” haberlerinden müjde de var: “ Çok şükür kripto para üretim çiftliğimizi de kurduk!”
    Adam kripto paraya resmen inek muamelesi yapıyor, ne demek kripto para üretim tesisi; içinizde hiç mi düşünen yoktu?
    Bir başka reklâmda da, “Çok yakında mavi yumurta üretim tesislerimizde yılda 40 milyon yumurta üretip yılda 5,4 milyon liralık girdi sağlayacağız.” 
     Normal yumurta değil, tanesi on liradan satılıyor, hadi sen toptan 1’e sat, küçük bir hesapla 40 milyon yumurtanın, tüm masrafları çıktıktan sonra net kârı en azından 5,4 milyon lira etmez, nasıl bir illüzyonsa onu bile düşünemiyorlar ya para yatıranlar!
     Özetle:
     Sonradan anlaşıldığı üzere seksen bin kişi tarafından yemlenen tosuncukmuş meğer!
     İşin asıl ve en kötü tarafı bu olsa gerek; oldu ya tosuncuk dolandırdığı dolarcıklarla ülkeye dönmeye karar verdi; bir gece yarısı torba yasa içinde geçen yasaya göre, ülkesine dolarla geri döndüğü için ne BDDK’nın, ne SPK’nın, ne Mali polisin ne hukukun dolandırıcı muamelesi yapmayacak olması…
     Demem şu ki, bu maddeyi bir akıl danesi tosuncuğa fısıldar da ülkeye dönerse şayet, “Ülkeye döviz getirdi.” diye cümle millete alkışlatırlarsa şaşırmayın!..

 



Bu yazı 1883 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANAN HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI