27 Şubat 2011 yılında çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayata veda eden Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın ölümünün 7. Yılı anma programları kapsamında Ünye Anadolu Gençlik Derneği İlçe Temsilcisi Kenan Ölmez, ziyaretinde,  “Memurdan esnafa, çiftçiden işverenlere kadar her kesim için sunduğu katkılar dolayısıyla vefatının 7. yılında da hayırla yad edilen Erbakan’ın, milli, yerli üretimi, sanayileşmeyi desteklemesi, ekonomi ve diplomasi politikalarına getirdiği yeniliklerle bir çığır açtığını söyleyebiliriz.” dedi.

Necmettin Erbakan’ın Türkiye’nin ağır sanayileşme hamlesine büyük önem verdiğini söyleyen Başkan Ölmez, konuşmasına şöyle devam etti.

“Mücadelesini "önce ahlak ve maneviyat", üzerine kurarak Milli Görüş hareketini başlatan, önüne çıkarılan türlü engellere rağmen durmayan, kimisine göre "Hoca", "Profesör" kimisine göre de "Dava adamı", "Savunan adam" ve "Mücahit" sıfatlarıyla tanımlanan merhum  Necmettin Erbakan hocamızın vefatının üzerinden 7 yıl geçti. Memurdan esnafa, çiftçiden işverenlere kadar her kesim için sunduğu katkılar dolayısıyla vefatının 7. yılında da hayırla yad edilen Erbakan’ın, milli, yerli üretimi, sanayileşmeyi desteklemesi, ekonomi ve diplomasi politikalarına getirdiği yeniliklerle bir çığır açtığını söyleyebiliriz.

Merhum hocamız "Başarılı bir bilim adamı, vizyoner bir girişimciydi. Türkiye'nin ağır sanayileşme hamlesine büyük emek verdi. Mesela bu ülkenin ilk dizel motor fabrikasının temelini kendisi attı. Aynı zamanda yenilikçiydi. İlk defa kendisinin ortaya koyduğu 'havuz sistemi' bugün dahi başvurulan, kamu maliyesi adına müthiş bir finansal inovasyondur. İnce bir ferasete sahipti. Ülkenin maddi anlamda en sıkıntılı olduğu dönemlerde dahi IMF politikalarına itibar etmedi. IMF'nin faize dayalı reçetelerinin fayda getirmeyeceğini, çıkışın üretimde, büyümede olduğunu her fırsatta dile getirdi. Tabii Erbakan Hoca, ekonomik gelişme yanında, diplomaside de Türkiye'nin üzerindeki atalet kabuğunu kırmayı başardı. Şahsiyetli dış politika anlayışı kendisinin en önemli hasletlerindendi. Mesela… Bir D-8 gerçeği var. Ben bu birlikteliği de rahmetli hocamızın  en önemli miraslarından biri olarak görüyorum. Orada Türkiye ile birlikte Bangladeş, Endonezya, Malezya, İran, Mısır, Nijerya ve Pakistan hakikaten önemli bir kucaklaşma yaşadı. Bu adım sadece karşılıklı iş birliğinin değil, küresel ölçekte yeni bir düzen inşasının da ilk tuğlasıydı."

     Erbakan bunları yaparken elbette dış mihraklar boş durmadı. Uydurma bahanelerle, yapılan çalışmalar sekteye uğratılmaya çalışıldı. Türkiye’nin yeniden büyük ve güçlü bir devlet olmasını istemeyen küresel sömürü sistemi bazı yerli işbirlikçileri de kullanarak milli görüş hareketinin önüne çeşitli engeller çıkardı. Bunların belki de en önemlisi 28 Şubat post modern darbesiydi.

Erbakan ne yaptı, ne yapmak istiyordu?

1-devletin özel bankalara faizle borçlanmasını engellemek için kamu-tek hesabı oluşturdu.

2-rant ekonomisini değil üretimi destekledi.

3-avrupa ve Amerika’ya pazar olmak yerine Asya ve Afrika’da pazar arayışına girdi.

4-karşılıksız basılan dolarla sömürülmenin önüne geçmek için en başta d-8 ülkeleri arasında geçerli olacak ortak para birimine geçme çalışması başlattı.

5-iran'la yakınlaşarak ekonomik iş birliğini artırdı. Bugün bile İran halkının hayırla yad ettiği bir lider oldu.

28 Şubat Postmodern Darbe Süreci Niçin Yaşandı?

1-Erbakan'nın izlediği ekonomi politik küresel sömürü sisteminin işleticilerine Türkiye’yi kaybetme korkusu yaşattı.

2-Erbakan'ın ırkçılık ve mezhepçilikten uzak dünya görüşü küresel sömürü sisteminin işleticilerinin derenin kuşunu derenin taşıyla vurdurma projesini tehlikeye soktu.

28 Şubat Postmodern Darbe Sürecinde Neler Yaşandı?

1- laik-dindar cepheleşmesi oluşturuldu. Medya korku filmleri efektleriyle ana haber bültenleri sundu.

2- dindarların laikleri imha etmek için silahlandığı haberi pompalandı.

4-kurban derisinin toplanmasından imam-hatiplerde okumaya kadar birçok yasak devreye girdi.

5-Erbakan ve arkadaşlarına siyaset yasağı getirildi.

6- sürecin asıl boyutu yani Erbakan’ın Türkiye’yi küresel sömürü sisteminin boyunduruğundan çıkarma çabası örtbas edildi. sürecin emperyal devletler tarafından planlandığından  bahsedilmedi, olup bitenlerin sadece Türkiye’nin bir iç meselesi olarak  planlandığı imajı oluşturuldu.

28 Şubat Postmodern Darbe Süreci Türkiye’yi Nereye Taşıdı?

1-Türkiye daha fazla dışa bağımlı hale geldi.

2-üretimi ekonomisinin yerini borçlanarak büyüme ekonomisi aldı. Bankalar en çok kazanan kuruluşlar haline getirildi. tarım ve hayvancılıkta da ülke dışarıya bağımlı hale getirildi.

3-dinlerarası diyalog çalışması yürütüldü.

Yapılan tüm engellemelere rağmen Erbakan  azmi ve kararlığından hiçbir şey kaybetmedi. Son nefesine kadar ülkesi için milleti için ve tüm mazlum halklar için çalıştı

Biz Anadolu gençlik Derneği olarak hocamızın başlattığı bu kutlu yürüyüş çizgisinde milli görüş davasının neferleri olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Gayemiz;  hocamızın da dediği gibi ‘’bir milletin asıl gücü tankı topu silahları değil inançlı evlatlarıdır ‘’ çerçevesinde gençliğimizi şuurlandırmak milli ve manevi değerlerine bağlı bir gençliğin yetişmesi için çalışmaktır.