Reklam
Bugun...
Reklam
Advert
Bilgi Teknolojilerini Gelişmesiyle Öne Çıkması Beklenen Meslekler


Yasemen ÇALIŞKAN Y-ANALİZ
unyevizyongazetesi@gmail.com
 
 

Bilim ve teknolojide ki kazanımların artması yönünde yeni uygulamaların hayata geçtiğini görüyoruz. 2016 verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 43 milyon, tüm dünyada ise 2.3 milyar kişi sosyal medya mecralarını kullanmaktadır.  (http:www.slideshare.net/wearesocilasg/dijital-in-2016/34-wearesocialsg
 
Bilgi teknolojilerinin gelişimi ve küreselleşme hayatımızı ve alışkanlıklarımızı etkilemekte, yeni iş tiplerini iş dünyasının gündemine sokmaktadır. Türkiye tüm dünyada internet ve sosyal medya kullanımında önemli ülkelerden birisidir. 
 
Dünya çağında internet toplam nüfusun internet kullanım oranı %46, Türkiye’de bu oran %58’dir. Türkiye’de tüm dünyada internet kullanımı bakımından 18.sosyal medya kullanımı bakımından 12.sırada yer almaktadır. Sosyal medya kullanımı toplam nüfusun %53’üne denk gelmektedir. (http://slideshare.net/wearesocialsg/dijital-in
 
Bilişim Sektörü, bilgi ve iletişim teknolojilerine (BİT) ve Ar-Ge harcamalarına ait çeşitli istatistikler ile hem Dünya’daki konumu ile ilgili araştırmalar bulunmaktadır. Büyümenin yanında BİT sektörünün ekonomik kalkınma üzerinde de etkileri bulunmaktadır. Dünya Bilgi Toplumu Zirvesi (WSIS) Tunus Bildirgesinde evrensel olarak her hangi bir ayrım gözetmeksizin herkesin Bilgi ve İletişim Teknolojilerine erişimlerinin sağlanması ilkesini benimsenmiştir.
 
Bu bağlamda her ülkenin sosyo-ekonomik kalkınma düzeyine göre bilgi toplumunun kalkınma odaklı konuları dikkate alınarak belirlenen hususlar arasında BİT’nin ekonomik büyümeyi ve girişimin geliştirilmesini teşvik etmek amacıyla kullanılabileceği belirtilmektedir. Gelişmiş ülkeler küreselleşen dünyada BİT’den en fazla yararlanan ülkeler olmuşlardır.
 
Yapılan çalışmalar 2000’li yıllarda Avrupa Birliği’nde Gayri Safi Milli Hasılanın (GSMH) artışının dörtte biri ve verimliliğinde %40’ının BİT sayesinde olduğunu göstermektedir.
 
Bu teknolojilerden yeteri kadar yararlanamayan ülkeler ise hem ekonomik hem de sosyal açıdan gelişmişlik seviyesi olarak geri kalmışlardır. Brezilya, Hindistan, Çin, İsrail ve İrlanda gibi ülkeler erken dönemde BİT sektörünün stratejik önemini fark ederek bu sektöre önem vermişler ve önemli ekonomik büyüme hızları yakalamışlardır.
 
BİT sektörü, bilgi toplumuna dönüşüm kapsamında ele alındığında 2000 sonrasında dünya çapında sektörün öneminin arttığı görülmektedir. Bunun sonucu olarak BİT’deki gelişmelerle birlikte verimlilik artışları gerçekleşmiş, yeni ürün ve hizmetler ortaya çıkmıştır. Bu gelişmeler beraberinde uluslararası rekabetin niteliğinin değişmesine neden olmuştur.
 
Yaşanan bu gelişmelerin en somut örneklerinden biri Avrupa Birliği’nin 2010 yılında ortaya koyduğu Lizbon Stratejisi’dir. Bu strateji ile AB’nin dünyanın en rekabetçi ve dinamik bilgi tabanlı ekonomisine dönüştürülmesi amaçlanmaktadır. 
 
Dünya’da ve AB özelinde yaşanan bu gelişmeler karşısında Türkiye’de bilgi toplumuna dönüşüm çalışmaları yoğunluk kazanmıştır.  Bu kapsamda Türkiye, AB’ye aday diğer ülkeler ile birlikte e-Avrupa+Eylem Planına uyacağını kabul etmiştir. Ayrıca daha önceleri yürütülmekte olan bireysel çalışmaların tek çatı altında toplanması ve bütünleşik bir yapı içerisinde yürütülebilmesi için 2003 yılında “e-Dönüşüm Türkiye Projesi” başlatılmıştır. Bu proje ile bütünleşik bir yapı içerisinde Türkiye’nin bilgi toplumuna dönüşmesi amaçlanmıştır. Bu çalışmaların yanında Vizyon 2023 Projesi başlatılmıştır.
 
Teknolojik gelişmeler istihdam yapısını da hem doğrudan hem de dolaylı olarak etkilemektedir. Değişen ve gelişen dünyada  sanayi sektöründe yoğunlaşmış olan bedensel işçilerden, bilgi ekonomisine doğru dönüşen toplumlarda giderek hizmet sektöründe ağırlığını gösteren fikir işçilerine doğru bir yapı oluşmaktadır. Bu bağlamda gelişmiş ekonomilerde ve bilgi ekonomisine dönüşüm sürecindeki toplumlarda yüksek becerili işçilerin, düşük becerili işçilere göre daha çok önem kazandığı görülmektedir. Türkiye’deki genç nüfus dikkate alındığında, bu nüfusun BİT sektörünün ihtiyaçları yönünde eğitilebilmesi, Türkiye açısından önemli fırsatlar sunacağı açıktır.
 
İşkur’un 2018 yılı İşgücü Piyasası Araştırmasını 2 Nisan-11 Mayıs 2018 tarihleri arasında 89 bin 324 işyerini ziyaret ederek gerçekleştirdi. Araştırma kapsamında Türkiye İstatistik Kurumu’nun Nisan 2018 hane halkı işgücü araştırması veri setinden yararlanılarak işsiz profili çıkartılırken, İŞKUR tarafından gerçekleştirilen saha araştırmasında da işverenin talep ettiği eleman ve meslekler ortaya çıkartıldı.
 
Araştırmaya göre, Türkiye işgücü piyasasında 470 bin kişilik açık iş bulunuyor. İşyerlerinin yüzde 12.6’sı, elemana ihtiyacı olduğunu bildirdi.
 
İşverenlerin gelecek 10 yılda ön plana çıkmasını beklediği meslekler aşağıda sunulmuştur. 
İşkur 2018 Yılı İşgücü Piyasası Araştırması,
 
1. Bilişim Teknolojisi
2. Dijital Reklamcılık
3. Veri Tabanı Yöneticiliği
4. Dil Konuşma Terapisti
5. E-Ticaret Meslek Elemanı
6. Siber Güvenlik Uzmanı
7. İnternet Televizyonculuğu
8. Yazılım Destek Uzmanı
9. Grafik Tasarım
10. Mobil Yazılımcı
11. Robot Kaynak Operatörü
12. Yapay Zeka Makine Kalite Kontrol Elemanı


Bu yazı 465 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANAN HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI