Reklam
Bugun...
Reklam
Advert
Suç Kimde?


Meral Korkmaz Bence...
meralkorkmazz@gmail.com
 
 

Geçtiğimiz hafta bir genel seçim geçirdik.  

1 Kasım seçimi 7 Haziran genel seçiminin sonucunun başarısızlığından kaynaklandı.
İktidarın yanlış politika izlediğini düşünen halk, iktidarın kendisindeki gücü kullanarak egoist tavırlar sergilediği düşüncesiyle bu tavırlardan rahatsız olmuş, kendisindeki gücü olumsuz kullanmaya doğru gittiğini düşündüğü iktidara, kendilerine çeki-düzen vermesi için oylarını ana muhalefet partisinin yanında HDP’ye kaydırarak bir arayış içerinse girmişti.

Muhalefet partilerine bir şans tanıyan halk, muhalefet partilerinin kendi aralarında uzlaşmazlık yaşayarak halkın iradesini hiçe sayması, vatandaş üzerinde güvensizlik oluşturdu. 

7 Haziran seçimlerinde AKP %40 oy alırken, MHP % 16, CHP %25, HDP %13 oy almıştı.

Seçim sürecinde en sakin ve ılımlı bir süreç izleyen Sayın Kılıçdaroğlu’nun koalisyon konusunda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi  ikna edememesi, Devlet Bahçeli’nin kendine has uslubu ile, “HAYIRDA HAYIR VARDIR” mantığıyla diğer muhalefet partilerinin uzlaşma tekliflerini reddetmesi Türkiye’nin kaderini yeniden değiştirdi. 

Adının “Devlet” olmasından dolayı olsa gerek,  "tek devlet, tek hükümet" olma hayaliyle kendini avutan Bahçeli’nin bu tutumu 1 Kasım seçimlerinin temelini oluşturmuştur. 
Koalisyon kurmayı beceremeyen muhalefetten umudunu kesen halk, 7 Haziran’dan sonra terörist eylemlerin artması, ekonominin alt-üst olması, halkın bölünmeye gitmesi korkusuyla muhalefet partilerinin beceriksizliğine ders verir nitelikte Ak Parti’yi 1 Kasım’da tek başına iktidara taşıdı.

En ılımlı politikayı izleyen CHP oyunu %25,3 ile korurken, MHP, 5 puan kayıpla %16’dan  %11’e düşmüş, emanet oylarla 7 Haziran seçimlerinde barajı geçen HDP, %13 olan oyunu, son seçimde %10,8’e düşürmüştür. Bu tabloda gösteriyor ki, 7 Haziran seçimlerinde CHP’nin oyları HDP’ye kaydı söylemlerini çürütüyor.  HDP ‘ye kayan  oyların AKP ve MHP’nin oyları olduğu gün yüzüne çıkıyor.

Böylece, MHP seçmeninin tavır aldığı Sayın Devlet Bahçeli, barajın sularında boğulmaktan son anda kurtuluyor.  Devlet Bahçeli’nin koalisyon kurmayarak Akp’ye dolaylı olarak vermiş olduğu destek neticesinde Türkiye’nin kaderi değişiyor. 
Her ne kadar Ak Parti bu başarının kendisine ait olduğunu düşünse de, halk koalisyon kurmayı beceremeyen muhalefet partilerini cezalandırmış,  vatandaşın deyimiyle "kötünün iyisini" tercih etmiştir.
1 Kasım seçim sonucu halkın verdiği bir mesajdır. Halk, ayrıştırılmak istemediğini, kan dökülmesini istemediğini ve ekonomide istikrar istediğini ortaya koymuş, bir nevi bu seçim “KORKULARIN SEÇİMİ” olmuştur. 
Önemli olan bundan sonraki süreçtir. Tek başına iktidar olmanın verdiği hazla şaha kalkan Ak Parti’nin bundan sonraki izleyeceği politika önemlidir. Ak Parti’ye oy veren %49 ya haklı çıkacaktır, ya da yanılmış olacaktır. Bunu da en iyi zaman gösterecektir.

Seçim sonuçlarını eleştirip suçlu arayanlara soruyorum;
SUÇ ;  güven arayışına giren vatandaşta mı; İktidar da mı, 
beceriksizliğiyle vatandaşın kafasını karıştırarak vatandaşın bocalamasına sebebiyet veren 
muhalefette mi?

               Söyleyin;
      Sizce suç kimde?  



Bu yazı 2016 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANAN HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI