Kanun teklifi hazırlıyorsunuz, altını hep birlikte imzalıyorsunuz. Gecenin saat üçünde torba yasa içinde sessiz sedasız geçiriyorsunuz. O yasayla Fetöcüler Türkiye Cumhuriyetinin canı ciğeri Subayları entrika ve kumpaslarla bir bir hapse atıyor. Her türlü haysiyet cellatlığı uygulanarak bu insanların kimi işkence görüyor, kimi hastalanıp ölüyor, kimi de intihar ediyor. Peki bu ihanet ve bu eziyet yapılırken siz ne yapıyordunuz? Biriniz çıkıyor, tetikçi savcılara ve hakimlere sahip çıkarak "Ben bu davanın savcısıyım" diyor. Bir diğeriniz " Türkiye bağısaklarını temizliyor" diyor. Hepiniz oradaydınız, hepiniz Tv lerde programlara katılıp Fetö ile işbirliği içerisinde vatanın bütün kalelerini teslim alıyordunuz. Sizi uyaran muhaliflere de aynen, " Cemaat devleti esir almış diyorlar, buna kargalar bile güler" diyordunuz. Gazete dediğiniz o paçavralar ile karşınızda ne kadar Asker, Polis, Gazeteci, Yazar, Hukukçu ve Akademisyen varsa hepsini linç ediyor hapislere atıyordunuz. Bütün bunlar olurken, her platformda okyanus ötesine seslenerek, salya sümük yalvarışlarla hocaefendinizi davet ediyor ağıtlar yakıyordunuz. Fatönün yetiştirdiği ve askeri okullara soktuğu çocukları ellerinden tutarak rütbelerini yükselterek, kanundaki boşlukları kullanmak suretiyle önemli ve stratejik görevlere getirdiniz. Fetönün yetiştiretek polis okullarına soktuğu gençleri komserlik ve müdürlük sınavlarında her türlü manipülasyonu kullanarak kademe ve derece atlatıp Amir, Komser, Emniyet Müdürülüğü görevlerine getirdiniz. Fetönün yetiştirdiği gençlerin Avukat, Hakim ve Savcılık sınavlarını sabote ederek en önemli görevlere atanmasını sağladınız. OSYM sınavlarına kadar bütün sınavların soruları Fetö elemanlarına verilirken sustunuz korudunuz ve sahiplendiniz. Devletin bütün kurumlarında ve şirketlerinde operasyonlar organize ederek yandaşlarınıza, fetöcü işadamlarına büyük kıyaklar geçerek devredilmelerini sağladınız. Kamu ve özel bankalarda birlikte entrikalar yapıp, fetöcü işadamlarına ballı krediler sağlayıp, onların iktisadi hayatımızı ele geçirmelerini önayak oldunuz. 17 Üniversite arazisi tahsis ederek, devletin arsalarını bedavaya veya ciklet parasına çar çur ederek hedeflerine az mı hizmet ettiniz? Milli Eğitim içinde Fetö ortağınızla organize operasyon yaparak kendi atadığınız Milli Eğitim Müdürlerini kullanarak, başarılı bütün okul müdürlerini görevden alma, sürgün etme ve öğretmenliğe döndürme gibi şahsiyet cellatlığıyla sindirerek, yerlerine badem bıyıklı satılmış elemanlar tayin ederek, Maarif sistemini ilerici ve çağdaş bir çizgiden kaydırarak gerici ve yobaz bir statüye soktunuz. Yaşadığımız 17-25 Aralık fiyaskosu ve 15 Temmuz darbesi ile ayrışmak zorunda kaldınız diye bütün bu olan bitenlerden sıyrılacağınızımı sandınız? Fetönün son tahlilde size kelek atmasıyla aklanacağınızımı düşündünüz yoksa? Kafanıza göre Milat tayin edip, günahlarınızı milattan önce gibi algılatıp bizi önce allah sonra milletimiz affetsin diyerek kurtulacağınızımı sandınız? Elinize geçirdiğiniz güçle sorgulayan insanları, gazetecileri ve akademisyenleri hapislerde çürüterek, işinize gelmeyen herkese Fetöcü diyerek bu vebalden kurtulacağınızı zannediyorsanız yanılıyorsunuz. Bakın, 1 eski Genel Kurmay Başkanı yetti kimyanızın bozulmasına, foyalarınız ortaya çıktıkça ezilip büzüleceksiniz böyle. İktidarı kaybettiğinizde, paşa paşa gidip mahkemelerde bütün yaptıklarınızın hesabını elbette vereceksiniz. Bizler sizin gibi hoyratlaşıp kırıp dökmeyeceğiz emin olun. Ne yaptınızsa, hangi suçu işledinizse onun hesabını demokratik bir ortamda, çağdaş ve medeni bir hukuk sürecinde vereceksiniz. Bu devran döndüğünde Kutsallarımız Kuranı Kerimi ve Yüce dinimizi, bir daha asla menfaatlerinize kurban etmeyeceğiz ve kullanamayacaksınız. Hiç öyle bağırmayın yüksek telden, korkmadık korkmayacağız. Aklımızla, fikrimizle ve hür irademizle Tehdit ettiğiniz İLKER BAŞBUĞ ile omuz omuza vereceğiz. Bundan emin olabilirsiniz. Kalın sağlıcakla.