Reklam
Bugun...
Reklam
Advert
İtiraf Etti; Farkında Değil


Yüksel Şahin Karşı Pencere
unyevizyon@hotmail.com
 
 

 

Başbakan A. Davutoğlu’nun, New York’ta yaptığı konuşmasını kelimeler üzerinden giderek irdeleyeceğiz ama öncesinde konuşmasını hatırlatayım:” Ülke içinde de kamu düzeni ve egemenliğinin sağlanması yönünde büyük bir mesafe kat edildi. 1 Kasım seçimlerine giderken
ülkemizde demokrasiyi hâkim, kamu düzenini mutlak anlamda egemen kılmak en önemli hedefimiz. Özgürlük ve güvenlik arasındaki dengeyi sağlarken insan hakları ve özgürlüklerin temel alanlarını tahkim edeceğiz. Özgürlük alanlarının yaşayabilmesi için de kamu düzenine yönelik tehditleri bertaraf edeceğiz.”
    A. Davutoğlu’nun açıklamadan da anlaşılacağı üzere, On üç yıllık İktidarları süresince neleri yok edip yeniden tesis etmek için uğraş verdiklerinin en kısa ve açık özeti…
    Konuşmasına, “Terörün belini kırdık!” diye başlamıştı. O ayrı konu, ona geleceğiz.
Öncesinde, dediğimiz gibi konuşmasına yüklediği anlamlar arasındaki itirafları gösterelim…   
    Mesela: “Ülke içinde de kamu düzeni ve egemenliğinin sağlanması yönünde büyük mesafe kat edildi…” cümlesinin ele alalım. Neresinden yaklaşacağız bilemiyorum ama tam bir acizlik; Kamu düzeni ve hukukun egemenliğini askıya aldık, alanı PKK’ya bıraktık; şimdi o boşluğu doldurmaya çalışıyoruzun bir başka itirafı…
    “Demokrasiyi hâkim, kamu düzenini mutlak anlamda egemen kılmak…”
     Anlamı: Demokrasi ve kamu düzenine hâkim değildik… 
     Evet değildiler; orada da söz sahibi PKK’ydı…
     “Çözüm Süreci”yle Güney Doğu’da demokrasi, kamu düzeni İktidar’ın emriyle PKK’nın insafına bırakılmadı mı? Nitekim: “Valilere, o dönemde operasyon izni vermemiştik…”  Bu aymazlığın itirafı…
     Ve Güney Doğu’da, “Çözüm Süreci” ile başlayan süreçte, düzenlenen PKK mitinglerinde korteje, silahlı PKK militanlarının eşlik etmesine, hemen yanı başındaki polislerimizin göz yumması;
    Gölge vali ve kaymakamlar ataması;
    Vergi adı altında haraç toplanması;
    Gölge mahkemelerin kurularak, adli vakalara bu mahkemelerin bakması; 
    Trafik denetimi yapması ve PKK adına ceza kesmesi;
    Kimlik sorgulaması;
    Silah stoklayıp, uyuyan bombalar tuzaklaması;
    Örgüte silahlı militan kazandırması hep sorumsuzluğun sonucudur. Ve biz buna müsaade ettik demektir…
    “Özgürlük ve güvenlik arasındaki denge, insan hakları ve özgürlüklerin temel alanlarının tahkimi…” Ne güzel cümle…
     Mahalleler sizin tahkiminizin aksine silahla, militanla tahkim edilmiş.
     Yollara bombalar tuzaklanmış ve terör mücadele ediyorsun. PKK’nın öyle bir gailesi yok, biliyoruz da masum halkı, çocukları koruyabiliyor muyuz, yok.
    Beli kırıldı dediğin terör halâ can almaya devam ediyor… 
    Gazeteciler tutuklanıyor, yolları kesilip dövülüyor…
    Şehit anasına, babasına yakışıksız cümleler kullanılıyor: “Şahsiyetsiz…”, “Kanı, karakteri bozuk!”
    Yalandan ve aleyhte propaganda amaçlı Ana Okullarında çocukların yataklarında, odalarında uyuşturucu aranıyor…
    Öncesinde: “Gezi Olayları”, rüşvet ve yolsuzlukların yargıdan kaçırılması, TSK’ya Balyoz kumpası ve yüzlerce masum insanın sahte delillerle tutuklu kalması,  “Kandırıldık! Kumpas…” dediğin olaylarda karnen zaten zayıftı; özgürlük ve insan hakları konusunda, 13 yıldır bozduğun dengeyi seçimler arifesinde şimdi nasıl kuracaksın?
     Diyorduk: “Kamu düzeni bozuldu, hukuk güçlülerin yanında.
    Yıllarca itiraz ettiler:” İftira; çekemiyorlar!” 
    Eeee! Şimdi kendi söylüyor: “Kamu düzenine yönelik tehditleri bertaraf edeceğiz…”
    Demek tehdit varmış…
    Tehdidi de yıllarca büyüten kendileri!
    Beli kırılan terörün aksine, halâ can alan, cinayet işleyen, hatta okullarda toplu katliam için bombalı tuzaklar kuran bir cinayet cemiyeti var.
    PKK tarafından işgal edilmiş ve girilemeyen mahalleler var.
    Açılmayan okullar var.
    Sırf bu nedenle, seçmeni ile birlikte taşınması gündemde olan seçim sandıkları var.
    Kısaca kamu düzenini bozmaya yönelik tehditler halâ var.
    Özetle:
    Ülkemizde demokrasi hâkim değil…
    Kamu düzeni ve can güvenliği PKK’nın tehdidinde…
    13 yıldır İktidar’a hâkim olanlar toplumu ayrıştırıp yeni düşmanlıklar yarattılar…
    Ortama, özgürlükler ve hukukun egemenliğinin aksine egemenlerin hukuku hâkim!
    Dolayısı ile yukarıda söylenen cümlelerin hiçbir geçerli ve tutar tarafı yok.
    “İstikrar” Dediklerinden kasıt buysa başardılar! 
     Aksi halde geçin bunları!



Bu yazı 1426 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANAN HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI