Reklam
Bugun...
Reklam
Advert
GÜNÜN (SARI) KAHRAMAN’I


Meral Korkmaz Bence...
meralkorkmazz@gmail.com
 
 

Kolaydır ülkemizde kahraman olmak!

Basit bir iş yapsanız da kahraman olursunuz, zoru başardığınızda da…

Çok çalışan da isim kazanır, az çalışan da…

Önemli olan yaptıklarınız değil, adınızdan sıkça söz ettirmenizdir. Bu kadarı yeter sizi tanıtmaya…

Biz basın mensupları da bazen kahramanlar yaratırız, bazen de, kahraman olduğunu zanneden Don Kişot’ları uykudan uyandırırız.

Bu kez olay tam tersine döndü ve basının içinden bir kahraman çıktı. O da adından söz ettirip, günün kahramanı- ünlüsü oldu.

Adını şöyle duyduk; “Ünye’nin Ali Kırca’sı”…

Bir şeyler yapmış olmalıydı ki, kendisinden böyle söz ettirdi.

Bu açıklamayı yapan, Ziraat Odası başkanı Osman Sarıkahraman’dı.

Ziraat odası ve muhtarlar derneğinin ortaklaşa verdiği iftar yemeğinde böyle söz ediyordu bir gazeteciden Sarıkahraman…

Muhtemelen bam teline dokunmuştu.

Sayın Osman Sarıkahraman, basın mensubu olan bu arkadaşın, belgelere dayanmayan yazı yazdığını ve  kendisini Ali Kırca zannettiğini söyledi.

O da yetmedi; başka bir gazeteyi eleştirdi. Gittikleri İsveç gezi ile ilgili haber yapan bir gazeteyi yine, belgelere dayanmadan haber yapmakla suçladı. Bunun üzerine bir de, 3-5 kuruşluk küçük çıkarlar için haber yaptıklarını söyledi. Bunları söylerken de bizi, yani basını kullanarak orada bulunanlara bizi şikayet ediyordu.

Ve biz, yani aciz basın (ben de içindeyim), hiç müdahale etmeden garip bir saflıkla Sarıkahraman’ın bizi eleştirmesine seyirci kaldık.

Kendime çok kızıyorum;  Burada özeleştiri yapmak istiyorum. Ben, orada o kişilerin adını açıklamasını ve neden böyle bir açıklama yaptığını, kendilerini savundukları konularda kendilerinin neden belge sunmadıklarını sorarak, yurt dışı gezilerinde beraberinde götürdükleri kişilerin listesini vermelerini isteyebilirdim. Neden Tarım Müdürü’nün erkek kardeşini ve yakın arkadaşlarını götürdüğünü sorabilirdim. Madem hakkıyla bir gezi düzenlediler; neden yurtdışına götürecekleri kişileri kura yöntemiyle belirlemeyip, kendi aralarında iyi anlaşabilen kişilerden seçtiklerini sorabilirdim.

Suçluyum; sorgulamadığım için…

Tüm basının orada sessiz kalmasından dolayı (ben de dahil) kendimi kötü hissediyorum. Kendimizi bu denli nasıl ezdirebildik bilemiyorum.

Sayın Sarıkahraman, bizlerden şikayetçi olduğunu yine bizi kullanarak tüm insanlara anlatmıştır.

Biz de, bizi eleştirmesine seyirci kalarak, basını asılsız haber yapmakla suçlayan birine, yine basın yoluyla yardımcı oluyorduk.

Ne garip değil mi, bizi şikayet ederken, bizi kullanıyor olması?

Şunu anlamış değilim; birileri hakkında güzel şeyler yazdığımızda bunu neye dayanarak yazdın diye sormazlar; hem de hak ettiğinden daha fazla güzel sözler yazsan da sormazlar. Haklarında, gerçek ama acı şeyleri yazdığında ise asılsız, yalan haber deyip bizi sorgularlar.

Eleştirilere açık olun sayın makam sahipleri..!

Her zaman söylediğim bir sözü tekrar ediyorum; iyi şeyler yaptığınızda da yazıyoruz sizleri; o zaman neden sesiniz çıkmıyor?

İşinize gelmeyen bir konu olduğunda kasıp-kavuruyorsunuz…

Hem, 3-5 kuruşluk çıkarlar için haber yaptığımız yok!

Bizim kimseden çıkarımız yok; sizin kimlerden çıkarınız var da, böyle kuyruk acısı çekiyorsunuz?

O gün siz “Ali Kırca” isminde bir kahraman çıkarmıştınız; bugün de ben sizi Kahraman ilan ediyorum…

Sarı-Kahraman..!

 

 

 

 

 

 

 

 

 



Bu yazı 5150 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

HABER ARA
SON YORUMLANAN HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
VİDEO GALERİ
FOTO GALERİ
GÜNDEMDEN BAŞLIKLAR
YUKARI