Dernekte otururken bir dostum geldi. Hoş beş ettikten sonra,  "Nasıl gidiyor hayat" diye sordum. 
Dedi ki gülerek; 
"Günahlardan arındım ve sıfır günah ile hayata devam ediyorum" dedi.
Nasıl yani? Dedim
"Ünye’de faaliyet yapan bir  cemaat var ya başkanım, işte oraya gittim bir arkadaş vasıtasıyla" dedi.
"Allah Allah, oraya gidince günahlar siliniyor mu" dediğimde,
"Valla başkanım, kır sakallı bir abi geldi, artık buraya sürekli geleceksen, seni günahlarından kurtaralım" dedi.
"Sen de buna inandın kurtuldun öyle mi?" dediğimde,
"Valla başkanım, pek inanmadım aslında, o yüzden gülüyorum zaten" dedi.
Ahiret günü ne olacağını, bizleri nelerin beklediğini, Peygamberine bile bildirmeyen Rabbimiz, bunlara torpil mi yapmış ki, Hz Muhammed bile kızına;
"Kızım Fatıma, Allah huzurunda ben bile sana yardımcı olamam, cennetini kendin kurtar" dediği halde, 

" O tarikat ağalarına bu günahlardan kurtulma yetkisini ve gücünü kim veriyor" dedim.

"Bunun adı şirk'tir ve en büyük günahtır. İnsanı imanından ve dininden eder, bu yollara gitme sakın" dedim.
İnsanları nasıl kandırıyorlar, nasıl aldatıyorlar bu şarlatanlar. Sorsan hepsi ibadetlerini yapan insanlar. Amaçları, insanların dinini ve vicdanlarını sömürerek, şirketlerine şirketler katmak. 
Bu adamlar ve benzer cemaatler, aynı zihniyetin çeteleridir. Tek amaçları dünya ikballeridir. Hepsi de saraylarda ve köşklerde saltanat sürerler ve Allahçılık oynarlar.
Bizim saf milletimiz de, kendi okuyup dinini öğrenmek yerine bunlara inanıp hep dinden çıkarlar, haberleri yok.
Kısacası, devlet dini esasları kendi gözetiminde öğretmek yerine, bu taşeronlara paşlayınca, maalesef bu tarikatların suistimalleri, darbe yapmaya kalkışacak kadar ileri gidiyor.
Sevgili okuyucularım, sakın bu şarlatanlara inanmayın. Dinden çıkarsınız mazallah.
Kalın sağlıcakla.