Memlekette %40 devalüasyon olmuş, Benzin, Mazot, Dolar, Euro tavan yapmış, bütün ürünlere %50 ye varan zamlar yapılmış, Lübnanlı Hariri Türk Telekom  üzerinden 20 milyar dolar vurgun yapmış, Amerika Halkbank ve diğer 3 bankaya 132 milyar dolar ceza kesecekmiş. Millet 1 ayda iki katı fakirleşmiş;
Bahçeli çıkmış diyor ki, "Kim kriz var 
diyorsa vatan hainidir" buyur buradan yak....
Bir insan, nasıl bu kadar sığ bakabilir bir meseleye…  Karakter nasıl bu kadar değişir anlamak mümkün değil. Fakat, şunu iyi biliyorum ki, bu millet günü geldiğinde onu da yargılar, yargılayacaktır....

ÇEVRE POLİSİ

Emniyet müdürlüklerinde çevre koruma birimleri kurmalıyız. İnsanımızı koruma görevi polis tarafından yapılıyorsa, çevremizi de polisimiz korumalıdır.
Bu cennet vatanı, pislikleriyle yaşanmaz hale getiren çevre düşmanlarına gerekli cezai yaptırımı uygulamalıyız.
Piknik saatleri boyunca, mesire alanlarında devriye görevi yapıp, çevreyi kirletenlere anında müdahale ederek, en ağır cezai yaptırımı uygulayabilecek bir düzenlemeye çok ihtiyaç var.
Bizim milletimizi, bu hoyratça kirletme alışkanlığından kurtarmanın veya çevreyi bizim insanımızdan kurtarmanın başka çaresi yok. Yoksa mazallah bu memleket, yaşanmaz hale gelir.

ZAM FURYASI

Geçtiğimiz yıl ton fiyatına 650 TL ödediğimiz kömüre bu yıl şimdilik 1450 TL ödeyeceğiz.  Elektrik fiyatlarını neye endeksledilerse, otomatikleşmiş gibi haftada iki kez zam uyguluyorlar.
Benzin ve mazot fiyatlarının 7 lirayı gördüğü bir zamanda, iğneden ipliğe her şeye zam gelmesi normal oldu artık.
Hey iktidarı yönetenler, bu kadar rezilce bir yönetimi, o dalga geçtiğiniz Ecevit döneminde yaşamadık biz. O gün ki iktidar sahiplerinde bir gurur vardı.
Oy oranları ne olursa olsun, yapamayan giderdi. Bunlar bütün bu basiretsizlikleriyle bu ülkeyi sıkıntıya sokup, kaderimiz oldular sanki.
Düşün kardeşim bu milletin yakasından. Yapamadınız, yapamıyorsunuz işte.

YİNE UYUŞTURUCU

Uyuşturucu ile mücadele konusunda bir sürü toplantılar yaptık ve bir nebze de olsa farkındalık yaratıp duyarlılığı geliştirelim istedik.
İş yetkililere gelince orada çakıldık kaldık. Ne zamandır, hiç bir çalışma ya da bir çaba göremedim. Sanki buradan öteye gitmeyin diyen bir el vardı önümüzde. Yine yitip giden bir genç, yine bir bonzai vakası, heba olan insanlık ve bunca emek var.
Önleyici hiçbir çalışma yapılamadığı için hiçbir rehabilitasyon uygulaması hayata geçirilemediği için sosyal hayatta hiçbir önlem alınamadığı için bir insanımızı daha kaybettik.
Bir an önce tekrar gündemimize alıp bu konuda ivedi bir çalışma yapmayı ve bu soruna çözüm arayışlarına başlamalıyız. Yazık oluyor gençlerimize.
Mehmet Aşçı kardeşim, ruhun şad olsun. Allah merhamet etsin.