Reklam
Bugun...
Reklam
Advert


Seyit TORUN:“Onların işi cenazeye katılımı engellemek değil, şehit gelmesini engellemek”
24 Haziran seçimlerinde Ordu’dan iki milletvekili çıkaran Cumhuriyet Halk Partisi’nin vekilleri Ünye’ye teşekkür ziyaretinde bulunarak, seçim sonuçlarını değerlendirdiler.

Seyit TORUN:“Onların işi cenazeye  katılımı engellemek değil,  şehit gelmesini engellemek”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “CHP’li teşkilat başkanları bundan sonra şehit cenazelerinde protokolde yer almayacak.” Talimatı vermesi üzerine sert çıkış yapan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun ve Mustafa Adıgüzel, “Onlar bir siyasi partinin şehidi değil, Türk milletinin şehididir. Biz o cenazelere katılırız ve bunu engellemeye de kimsenin gücü yetmez.” Dediler.

 -“İçişleri Bakanı Soylu’nun “CHP’nin temsilcileri şehit cenazelerinde protokolde yer alamaz” açıklamasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorumuza;

İçişleri Bakanı’nın bu söylemini sert bir dille eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “Onların işi cenazeye katılımı engellemek değil, şehit gelmesini engellemektir.” diyerek soysuzca bir açıklama dedi.  
Torun: Şehit cenazeleri üzerinden siyaset yapmaya çalışıyorlar “Bu ülkeyi bölmeye kimsenin gücü yetmeyecektir. 15 Temmuz şehidi, Güneydoğu şehidi diye, bu ülkenin şehitlerini bile ayırdılar. 
Şimdi de şehit cenazeleri üzerinden siyaset yapmaya çalışıyorlar. Onların işi il başkanlarımızın cenazeye katılmalarını engellemek değil, onların görevi, şehit gelmesini engellemektir. Onların görevi o dur. Hiç kimsenin hakkı değildir bizim o cenazelere katılmamızı engellemek. Onlar bir siyasi partinin şehidi değil, Türk milletinin şehididir ve asla öyle bir olayın olmamasını dileriz. Biz o cenazelere katılırız ve bunu engellemeye de kimsenin gücü yetmez.” dedi. 

-Ünye’de CHP’nin başarısızlığını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sorumuza;

“Valla Ünye bizim en büyük ilçemiz. Bizim için neresi olması önemli değil, biz her ilçemizin, Ordu’nun milletvekiliyiz. Sonuçta sorunlara çözüm üretmek ve en iyi şekilde hizmet etmektir. sıralama öyle olmuş, böyle olmuş değil, mesele memleket meselesi olaya bütün olarak bakmak lazım.” Şeklinde cevap verdi.  
Milletvekili Seyit Torun, daha sonra genel anlamda seçimi değerlendirerek, iktidar partisine yüklendi. İktidar partisini eleştiren Seyit Torun, konuşmasına şöyle devam etti.

- Bir hukuk devletinde seçim yaşamadık

Milletvekili Seyit Torun;  “Bir parti devletine karşı mücadele verdik. Bir hukuk devletinde seçim yaşamadık. Devletin bütün imkanlarını kullanan, valisiyle, kaymakamıyla, belediye başkanıyla, muhtarıyla top yekün maddi manevi gücünü ortaya koyarak bir seçim mücadelesi gerçekleştirdiler. Matematiksel olarak seçimi kaybettik, istediğimiz sonucu alamadık. Ama bakıldığında, bunca baskıya bunca içinde bulunduğumuz olumsuzluğa rağmen, sonuna kadar mücadele ettik. Çok şükür hepimizin alnı açık, başı dik. Verilmeyecek hiçbir hesabımız yok. Birileri Ünye sokaklarında gezerken, başı önce gezecek, bizler ise, Cumhuriyeti kuran ve koruyan yapı olarak başımız dik sokaklarda gezeceğiz. 

-Misyonları bitince dağılacaklar

Dün onlar yoktu biz vardık. Bugün onlar var, biz de varız ve yarın onlar olmayacak biz yine burada olacağız. Yarın onların misyonları bitince dağılacaklar. Hiç moral bozmaya gerek yok. Çünkü koşullar eşit değil, içinde bulunduğumuz durum normal değil. Kendimize olan güvenimizi yitirmeyelim ve anımsamayalım. Aldığımız oyu hesaplıyoruz ama bir de AKP’nin %49,5’dan %42,5’a kadar düştüğünü de düşünün. 

-Saraydaki de çok mutlu değil…

Bakın! Saray’daki çok mutlu değil… Saray’daki şu anda hizadan geçiriyor herkesi…  Önümüzdeki süreçte başka ataklarda yapabilir. Bu sonuçtan dolayı memnun değil. Biz bu zamana kadar söylediğimiz her şeyde haklı çıktık. Dış politikada haklı çıktık. Düne kadar Esat’tı; Sonra kardeşim Esat oldu. Şimdi o Esat’tan patates alıyoruz. 
Önceden “Eyy Rusya’ydı, şimdi Putin en yakın dostu. Biz uyardık. 15 milyar dolar Rusya’nın bedelini beraber ödedik. Ama geldiğimiz nokta belli. Ekonomi konusunda uyardık, bakın her yer yangın yeri… Eğitime bakın, çocuğunuzun yarın ne olacağı, sistemin nasıl değişeceği belli değil..

- FETÖ terör örgütü dediğimizde kıyametler kopartıyorlardı 

“Terör… Milli iradenin birleştiği yerde çözelim dedik, gittiler Oslo’da, sonra Dolmabahçe’de, sonra gittiler İmralı’ya, sonra gittiler Habur’a Çadır Mahkemesi’ne, ondan sonra “Megri megri” diye şarkılar söylediler, Şivan Perver’le…  Ondan sonra, o teröristler Türkiye’ye geldi hendek kazdılar. Ama Valilere talimat verdiler “aman dokunmayın!” diye… Bütün bunları kim yaptı? Ama bizim çocuklarımız gitti, bizim canlarımız yandı. Ama biz, FETÖ terör örgütü dediğimizde kıyametler kopartıyorlardı mecliste hatırlarsınız. Kamer Genci dövmeye kalktılar.  Ardından gel bitsin bu hasret” diyorlardı. Arkasında 15 Temmuz darbesini yaptılar ve hala Ohal’i kaldırmamayı düşünmüyorlar.” 

- Biz bir parti devletiyle karşı karşıyayız

Biz hep haklı çıktık arkadaşlar. Çıktınız da ne oldu diyenler çıkacak. Bu hemen kolay değil. Biz bir parti devletiyle karşı karşıyayız. Görüyorsunuz, imamı, memuru, muhtarı, başkanı, herkesi tehdit ediyor. Bir de FETÖ diye bir çuval açtı şimdi, “dediğimiz yapmazsan seni de atarım içine” diyor. Vatandaşlar mecburiyetten onu seçmek zorunda kalıyor. Sokağa çıkın bakın, ekonomi iyiye gidiyor diyen bulabilir misiniz? Algı yönetimi bir güç gösterisine dönüştü. Ama yılmayacağız. Biz, onların partileri gibi avukatlık, bürolarında, otel lobilerinde kurulmadık. Biz, cephede kuruldu, biz o mücadeleyi savaş meydanlarında verdik. Dünya’nın 4 önemli siyasi partisinden biriyiz. Biz, 50 yıldır iktidara gelemememize rağmen hala ayaktayız. Hala mücadele veriyoruz ve devam edeceğiz. Hiç birimiz çıkarlarımız için bu partide değiliz. Çıkarlarımızın peşinde olsak, gücün yanında yer alırdık. Biz, bir ideolojinin peşindeyiz. İstediğimiz sonuçları alamadık doğru, ama bu motivasyonumuzu kaybedeceğimiz bir olay değil… Daha fazla sahipleneceğiz ve yerel seçime hazırlanacağız.

- AK Parti oğul vermiş ve gitmiş çürük bir dala sarmış

Mustafa Adıgüzel de seçim sürecini değerlendirerek; 
“Kazandığımız zaman çok abarttığımız gibi üzüldüğümüz zaman da çok abartıyoruz. İyi  tarafından bakmak lazım. Bir iken iki vekil çıkarmışız. Meclis çoğunluğunu kaybetmiş bir iktidar var. Ama bu oy MHP’ye gitmiş. Bu, arının oğul vermesi gibi bir durum. AK Parti oğul vermiş ve gitmiş çürük bir dala sarmış. Bu bir basamaktır. Biz daha iyi bir imkan oluşturup, onu kendimize çekebiliriz. 
Benim asıl önemsediğim yerel seçimler. Bu yerel seçim çok önemli. Belediyeler kadar muhtarlıklar da çok önemli. Ak Parti’nin militan şekilde görev yapan muhtarlıklarının karşısına aday çıkarmamız lazım. Ortada duranları da bizim sahiplenmemiz lazım. 
Diğer taraftan görüyorsunuz İçişleri Bakanının açıklaması ve yerel yönetimde Sayın Valimizin seçim sonrasında Cumhurbaşkanının bayrağını valilik binasından sarkıtacak kadar parti devleti haline gelmişiz. Bu zamana kadar dili en zehirli olan bir içişleri bakanıyla karşı karşıyayız. Elinde emniyet var, elinde jandarması var. Bu yüzden çok tehlikeli bir süreçteyiz. Cumhuriyet Halk Partisi’ni FETÖ ve PKK ile ilişkilendirmek isteyenler var halbuki, bir algı oyunuyla bunu terse çevirmeye çalışan çok ciddi bir defektleri var. 

- “Ne Türk Silahlı Kuvvetleri şerefli, ne de gerilla o kadar güçlü” diyorlardı

Bunlar işte; Oslo’yu falan anlatmayacağım. Bunlar değil miydi ki, onların milletvekilleri, gençlik kolu başkanları öyle malzemeler verdileri ki zamanında, ne diyorlar; “Ne Türk Silahlı Kuvvetleri şerefli, ne de gerilla o kadar güçlü diyorlardı. Bir gençlik kolları başkanları vardı; o da ne dedi? “PKK Lice’de Atatürk büstünü yıktığında, hazır yıkmışken, Türkiye genelindekileri de yıksaydınız” dedi. Sonra o kişi onurlandırıldı milletvekili yapıldı. 

-“Sayın Öcalan” demeyi Türkiye’de serbest bıraktık” diyen onlar değil miydi?

Mesela, Bülent Arınç demiyor muydu ki, “Sayın Öcalan” demeyi Türkiye’de serbest bıraktık, artık Türkiye’de PKK bayraklarını çıkarmayı serbest bıraktık” diyen bunlar değil miydi?
Bunlar değil miydi; “Sayın Öcalan’ı öldürmeyi değil, yaşatmayı seçtik diyen… 
Bunların milletvekili değil miydi “PKK terör örgütü değildir diyen…
Elimizde malzeme o kadar çok ki… Biz Atatürkçü bir parti olarak Fetö ile PKK ile bize bağdaştırmaya çalışıyorlar. Bu sütte bu maya tutmaz! Ama onların sütünde bu maya tutar. Son olarak, Yerel seçime 7 ay var. Bu seçimde çok iyi çalışmamız lazım. Belki yanlış yaptığımız yöntemler var, bunları düzeltelim.” şeklinde konuştu. 

Haber / Meral Korkmaz




Kaynak: Seyit TORUN:?Onların işi cenazeye katılımı engellemek değil, şehit gelmesini engellemek?

Editör: ünye vizyon gazetesi

Bu haber 914 defa okunmuştur.

YORUMLAR

Henüz Yorum Eklenmemiştir.Bu Haber'e ilk yorum yapan siz olun.

YORUM YAZ



YORUM YAZ

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER HABERLER
ÇOK OKUNAN HABERLER
SON YORUMLANAN HABERLER
YUKARI