Gazetemizi ziyaret eden İklim ve Enerji Uzmanı, Proje Yöneticisi ve Makine Mühendisi Önder Algedik  ve Saadet Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi Muammer Bilgiç, gazetemize yaptıkları açıklamalarda, Ünye’nin harika bir doğası olmasına rağmen, korkunç  kirli bir havası olduğuna dikkat çektiler.

- Bilgiç: “Seçimi Alamamış Olabiliriz. Ama Bütün Projelerimizi Başkanımızla Paylaşmaya Hazırız”

Bilgiç, Önder Algedik’in Ünye’ye meclis üyelerine brifing vermek için geldiğini söyleyerek, “Artık Saadet Partisi’nin mecliste 5 meclis üyesi var. Ünye’nin geleceği için bir adım atılsın istiyoruz. En azından mecliste teknik olarak gündeme getirilsin istiyoruz. Önemli işlere imza atılsın. Bunun için de Sayın Önder Algedik, meclis üyelerimizle brifing yapmak için geldi.  Seçimi alamamış olabiliriz. Ama biz bütün projelerimizi belediye başkanımızla paylaşmaya hazırız.” dedi.

-Çimento Fabrikası ve Beton Asfaltlar Doğa Felaketlerine Zemin Hazırlıyor

Geçen yıl Ordu ve Ünye’de yaşanan sel felaketinin ve su baskınlarının sebebini iklim değişikliğine bağlayan Algedik, tüm Türkiye’de olduğu gibi Karadeniz’in ve Ünye’nin de betona teslim olmasının felaketlere sebep olacağının altını çizdi. Çimento fabrikasının ve kırsalda bile asfaltlama ve betonlaşma çalışmalarının toprağı yok ettiğine dikkat çekerek, bir an önce betonlaşmanın ve havaya salınan zehirli gazların önleminin alınması gerektiğinin söyledi. Algedik,  Ünye’de son yıllarda yaşanan doğal afetlerin artmasının gerekçelerini şöyle sıraladı.

- Ünye’nin Hava Kirliliği Oranı Çevre Bakanlığı’nın Ölçülerine Göre Çok Kötü

“Ünye’nin acayip güzel bir doğası var ama ne yazık ki, burada ciddi bir hava kirliliği sorunu var. Çimento Fabrikası, bir de evlerde kömür yakılıyor gördüğüm kadarıyla ve bir de trafik sorunu var. Ünye’nin şu an hava kirliliği oranı Çevre Bakanlığı’nın ölçülerine göre çok kötü.

Geçen yaz Ordu’da ve Ünye’de yaşanan sel felaketi ve su baskınları bu durumun göstergesi… Biz hızla bunlardan kurtulmamız gerekiyor. Çünkü biz, sadece gelecek kuşağın değil, kendi ecelimizi de kendimiz hazırlıyoruz göz göre göre…

-1990’larda Türkiye’de yılda 67 iklim olayı oluyordu. 2010’dan bu yana 617’ye çıktı.

“Karadeniz’e insanlar gelseler ne yapacaklar?” diye düşündüğümüzde, her yer beton ve asfalt…  sıcak hava dalgaları özellikle Akdeniz sahillerini etkilerken, yağış şiddetinin ve sıklığının artması da Karadeniz’i çok etkileyecek ve etkiliyor da doğrusu…

1990’larda ortalama Türkiye’de yılda 67 iklim olayı oluyordu. 2010’dan bu yana 617’ye çıktı. Bu 2000’lerde 270 civarına çıktı. Nüfus yoğunluğu, asfalt yol yatırımları, çimento fabrikasının faaliyeti, kömür yakılması, günde 2 paket sigara içen insanın 3 pakete çıkması gibi bir durum oldu.

Bir örnek verecek olursam, 2016 yılında Ünye Belediyesi 80 bin metrekare asfalt yol/beton yapmış. Bu demektir ki, 80 bin km’lik toprak alanı yok edildi. Bunun sonucunda ne oldu, sel felaketi oldu.”  

-5 şeyden kurtulacaksın

“Bilim şunu söylüyor, 5 şeyden kurtulacaksın diyor.

Betondan kurtulacaksın diyor. Çünkü, asfalt üzerinde taşıdığı otomobillerle ısıyı daha çok tutması ve yağmura izin vermemesi nedeniyle çok ciddi bir şekilde iklim felaketini arttırıyor. Çimento üretimi itibariyle asfalt gibi olmasından dolayı artırıyor. Bir de, kömür, petrol, doğalgaz…”

-Bizim Betona Değil, Soğana Patatese İhtiyacımız Var.

“Bizim bu 5 şeye ihtiyacımız yok aslında. Sizin ekmeğe, patatese, soğana ve dolayısıyla toprağa mı ihtiyacınız var, yoksa asfalta mı ihtiyacınız var. Bunu iyi düşünmek lazım…

Asfalta yatırım yaparsanız otomobil sayısı artar, toplu taşımaya yatırım yaparsanız asfalt alanı küçülür. Şu an Türkiye’de kişi başına buğday üretimi, çeyrek ton yani 250 kg. iken, 2013 yılında Ankara’da dökülen asfalt  miktarı 1,5 ton yani 1500 kg.  Bir ton çimento 40 dolarken, organik gıdanın bir tonu 2000 Euro… Üretim dediğimiz şey artık bu hale geldi. Bir ton soğan bugün 1000 Euro…”

Haber / Meral Korkmaz

alanya escort