ÜNYE Devlet Hastanesi’nde dünyaya gelen küçük Efe, birkaç gün sonra epilepsiye bağlı ataklar geçirmesi sonucu Ünye Devlet Hastanesi’nde Çocuk Nöroloji bölümünün bulunmaması üzerine Giresun Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi.

Hastanede başlayan bu zorlu süreç, her geçen gün daha da zor bir hal alarak devam ederken aileyi de manevi ve maddi olarak etkilemeye başladı.

Yoğun bakım ünitesinde tedavi gören küçük Nuri Efe’nin hastane sürecinde daha ileri olaylar yaşaması ve hastane süreci sonunda evde bir müddet makineye bağlı yaşaması gerektiğinin söylenmesi üzerine, maneviyatın yanında maddi zorluklar yaşayan aile ne yapacağını bilemeyecek duruma geldi.

Evlatlarının yanından bir an bile ayrılmayan aile, gözlerinin önünde yaşama tutunmaya çalışan bebekleri için seslerini duyurma istediler.

Kendilerine ulaştığımız Nuri Efe’nin anne ve babası Nazlı ve Deniz Yeter çifti ile yaptığımız röportajda ailenin çocukları için yaşadığı kaygıyı gözler önüne sermek istedik.

Konuştuğumuz anne ve baba gözleri dolarak başladıkları hastane serüvenlerini şöyle anlattılar;

Anne Nazlı Yeter, bebeğinden bahsederken (gözleri dolarak),

“Oğlum 7 ay önce doğdu. Doğduğu ilk üç gün her şey normaldi. Daha sonra yutkunma zorluğu olduğunu fark ettik. Ve akabinde de nöbet geçirmelere başladı. Doktorumuza durumu anlattığımızda oğlumuzun doğuştan gırtak yapısı bozukluğu ve üzerine nörolojik hastalık kabul edilen epilepsi geçirdiğini söyledi. Bunun üzerine Ünye Devlet Hastanesi’nde Çocuk Nöroloji doktoru bulunmaması üzerine hastane bizi Giresun Araştırma Hastanesi’ne sevk etti.

Orada bir süre kaldıktan sonra, yeterli tedaviyi alamadığımızı düşündüğümüz için, daha iyi tedavi alabileceğini öğrendiğimiz Samsun’da özel bir hastaneye bebeğimizi yatırdık.

-Anlık nöbete bağlı hipertansiyon yaşadı

Samsun’da başlayan tedavi sürecinde 15 saniye nefesi duran bebeğimizin kalbinde bir sorun olabileceği hatta kalp pili takılması gerekçesiyle Ankara Hacettepe Hastanesi’ne helikopterle sevki yapıldı. 15 gün Hacettepe Hastanesi’nde tedavi gören Efe’nin sorunun kalbinde olmadığını, anlık nöbete bağlı hipertansiyon yaşadığını ve solunum yetmezliğinin de bunu tetiklediğini öğrendik.

-“3 Kez Entübe Edildi”

Daha sonra normale dönünce eve gönderildik. Evde bir hafta kaldıktan sonra ciğerlerinde enfeksiyon oluşmasına bağlı rahatsızlık yaşayınca tekrar hastaneye yatırıldı. O aşamada 3 kez entübe edildi. Boğazı tahriş olmasın, gelişsin diye solunumu için boğazında delik açıldı. Şimdi yurt dışından gelen sipariş ettiğimiz ilaçlar kullanıyoruz. Bu ilaçların devlet harç parasını alıyor.

-“Evde Tedavisi İçin Yoğun Bakım Eğitimi Alıyoruz”

Bebeğimiz sürekli hastanede kalamayacağı için doktorumuz bebeğimizin rahat nefes alması için aspiratör cihazı, oksijen konsantratörü, saturasyon cihazı gibi cihazların alınarak evde bakılabilmesi gerektiğini söyledi. Şu an bu cihazların kullanımı için yoğun bakım eğitimi alıyoruz. Gösterdiği gelişime bağlı olarak tedavi 15 gün daha devam edecek ve ondan sonrasında karar verilecek. Ki, dediğim gibi bebeğimiz eve geldiğinde bir müddet bu cihaza bağlı kalacak.

- “Efe yoğun bakımda olduğu gecelerde araçta kalıyoruz”

Baba Deniz Yeter;

“Oğlumuz şu an yoğun bakımda kalıyor. O, yoğun bakımda olduğu gecelerde maddi olarak yıprandığımız için dışarıda araç içinde kalarak geceyi geçiriyoruz. Normal servise çıkarsa yanında kalabiliyoruz. Yoğun bakımda iken yatak parası ödemiyoruz ama tüm tahlil ve tetkikler için yapılan tedaviler için para ödüyoruz. Normal servise geçtiğinde ise her gece için ayrı 800 lira ödüyoruz. Bunları hesapladığınızda zaten çocuğumuzun tedavisinin bize aylık maliyeti asgari ücreti buluyor.

-“Artık kredi çekemiyorum”

Ben, Ünye’de asgari ücrete bağlı çalışan biriyim. Eşim çocukla ilgilenmek zorunda. Ve ben iş yerime 48 gün borçluyum. İki kez kredi çektim ve artık çekemiyorum. Bu durumdan dolayı babam kredi çekerek bana yardımcı olmaya çalışıyor. Bazen aracıma Samsun’a gidebilmek için bile yakıt koyamıyorum.

-Bana “Baba” diyebilmesini istiyorum

Hiçbir anne-babayı Allah evladıyla sınamasın. Onun gözünün önünde yaşam mücadelesi vermeye çalıştığını görmek kahrediyor. Hissediyoruz, Efe hayata tutunmak için çok çabalıyor. Mamasını yemek istiyor, direniyor. Benim oğlum çok mücadele veriyor, sesimi duyunca tepki veriyor. Bu bile bizi çok mutlu ediyor. Buradan yetkililere ve duyarlı insanlara sesleniyorum. Lütfen oğlumun bana baba dediği günleri görebilmem için bize yardımcı olun. Devlet büyüklerimden yardım istiyoruz. Benimle iletişime geçmek için 0541 413 75 72 numaralı telefondan ulaşabilirler.” Dedi.

Haber/ Meral korkmaz