Sıcaklıkların yüksek değerlerde seyretmesinin fındığı olumsuz yönde etkilediğini söyleyen Ziraat Odası Başkanı Osman Sarıkahraman, doğaya verilen zararla paralel başlayan iklim değişikliklerinin üretimi de ciddi anlamda etkilediğini söyledi.

Son günlerde aldığı ihbarlar doğrultusunda yaptığı incelemeleri değerlendiren Başkan, fındıkta ciddi yönde dökülmeler başladığını söyledi.

Yakın tarihte yağmur yağmazsa, fındığın ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya kalacağını belirten Başkan Sarıkahraman, verdiği röportajda önemli konulara değindi.Röportajımızdan önemli detaylar şu şekilde.

-Tarım Alanları Rant Avcılığı Yüzünden Kuraklıkla Boğuşuyor

“Siz toprağı ne kadar güzel işlerseniz işleyin, ne kadar güzel bakım yaparsanız, Yüce Yaradan toprağa yağmur vermezse bu bir sıkıntı yaratır.

Biz bu sıkıntıya nasıl geldik derseniz…

Dağları, tepeleri indirip oralara binalar inşa ediyoruz. Biz ormanları yakıp, oralara turistlik amaçlı ve rant amaçlı işler yapmaya kalkışıyoruz. Biz tarım alanlarına başka amaçlı işler yapar isek başımıza böyle olaylar gelir.

Sadece böyle olaylar Türkiye’de mi derseniz… Hayır!...

Dünya’da böyle olaylar var. Ama, baktığımızda bunu böyle yapmayan ülkeler de var. Bu ülkelerde sel taşkınları duymuyoruz, “aman çok sıcak oldu” gibi ileri derece yansımalar duymuyoruz. Yaradan’ın bize verdiği cennet vatanı cehenneme çeviren bizler yüzünden onlarda sıkıntıyı çekecekler, fakat bizden çok daha sonra yaşayacaklar.”

-Kuraklıktan İlk Önce Bizim Ülkemiz Etkilendi

“Ben mesela.. bu mevsim değişiklikleriyle alakalı en son biz etkileniriz diye düşünürken, ilk olarak biz etkilendik. Örnek verecek olursam, en önemli örneği su, yağmur. Yani kuraklık bizi perişan hale getiriyor. Biz, kendi kendine yeten tarım ülkesi iken, yeri geldiğinde biz saman bile ithal eder hale geldik. Buğday, nohut, mercimek ithal ediyoruz. Çünkü üretemiyoruz artık. Tüm bunların sıkıntısı küresel iklim değişikliği.”

Fındıkta Yanmalar Görüyoruz

“Fındığa gelince…

Geçtiğimiz günlerde, fındıktaki külleme hastalığına dikkat çekmeye çalıştık. Bizim telkinlerimize kulak vermeyen üreticilerimizin bahçelerinde şu anda yanmalar görüyoruz.

Bu konuyla ilgili ihbarlar almaya başladım. İhbar bölgelerinde yaptığım incelemelerde  Fındıkta sararmalar ve külleme hastalığı ile birlikte bakteriyel yanmalar meydana geldiğini tespit ettik.”

En Az 4, Normalde 8 Kez İlaçlama Yapılmalı

“Bahçesine periyodik aralıklarla ilaçlamasını yapan üreticimiz en az etkilenen üretici olacak. Hesap ettiğimiz zaman 8 kez bahçelerde ilaçlanma yapılmalı.. En azından 4-5 kez bol demirli, borlu ve çinkolu yapraktan veya topraktan ilaçlar verilmesi gerektiğini söylüyoruz. Ya da, arazinin hangi materyale ihtiyacı varsa, onu içinde barındıran yaprak gübrelerinin verilmesini öneriyoruz. Ben yapmış olduğum izlenimlerde fındıkta dökülmeler olduğunu gördüm. Ciddi anlamda bir dökülme var. Üreticilerimiz buna göre hareket etmeli…

Peki Ne Yapılmalı? Çözüm Yağmur Hasadı!..

“Belki çok pahalı bir çözüm olacak ama… Bahçelerde büyük depolar açabiliriz. Yani, kışın yağan karla, yağmur sularını bu depoda toplayabiliriz. Belki palyatif bir çözüm gibi gelecek vatandaşlara ama, hiç de öyle değil. Yağmur hasadı her alanda yapmamız lazım artık. Saçaklardan akan, logarlara giden yağmur sularını hasat etmemiz lazım. “Yağmur Hasadı” nedir diye yadırgamasın kimse.. Çünkü çok absürt bir terim değil. Yağmur sularını biriktirmemiz, sebze ve meyve bahçelerimizde ve biraz daha ciddi çalışmayla birlikte fındık bahçelerinde bu sistemi kurabiliriz. Arazisi olan herkes bunu yapabilir ama uygun arazi şartlarına sahip olmayanlar yapamayabilir. Bu sistem yapıldığında hem ev, hem de ülke ekonomisine ciddi anlamda katkı sağlayacağını düşünüyorum.” Dedi.

Röportaj / Meral Korkmaz